Büyük Patlama Sonrası Gökadalardaki Gaz Girdapları
Gökbilimciler, Büyük
Patlama`dan kısa bir süre sonraki zamanı incelemek ve o dönemdeki analiz
edebilmek üzere araştırmalarını yürütürken, evrenin ilk zamanlarında oluşmuş en
erken gökadalardan bazılarında gaz girdapları olduğunu keşfetti.
Bu
‘yenidoğan’ gökadaların incelendiği veriler yaklaşık 13 milyar yıl öncesine
ait, ki bu da evrenin ilk bir milyar yıllık dönemini incelediğimiz anlamına
gelir. Böylelikle evrenin tarihinde bu kadar erken döneme ait gözlemlerde ilk kez
bir hareket keşfedilmiş oldu.
Bilim dünyası için oldukça heyecan verici ve uzay araştırmaları için kilometre taşı niteliği taşıyan bu keşif, Cambridge Üniversitesi’nden Dr. Renske Smit önderliğindeki bir uluslararası araştırmacı grubu tarafından gerçekleştirildi.
Keşif, Şili’de bulunan Atacama
Büyük Milimetre/Milimetre-altı Dizisi (ALMA) ile gerçekleştirildi. ALMA
devasa bir teleskop ağı olması sayesinde uzak ve erken dönem evrene açılan
kapılarımızdan biridir diyebiliriz, ki tam da bu sayede kozmik tarihin bu kadar
erken safhalarında henüz yıldız oluşturmakta olan genç ve canlı galaksileri
gözlemleyebildik. Sonuçlar, Nature’da yayımlanırken American Astronomical
Society’nin 231. toplantısında sunuldu.
Uzak uzay cisimlerinden gelen ışıklar Dünya’ya ulaşana kadar hatırı sayılır bir zaman geçmekte, dolayısıyla bu objeleri gözlemlemek milyarlarca ışıkyılı uzaklıktan gelen ışığı direkt olarak görüntü olarak algılamayı (ışığın da bu yolda başka engellere takılmaması kaydı ile) ve anlamlı verilere çevirebilmeyi gerekli kılıyor.
Bu gerçekleştiği zaman ise, mevcut keşifte de olduğu gibi, hem zamanda geriye bakabiliyor hem de erken dönem galaksilerin içerik, aktivite, büyüklük ve oluşumlarını izleyip takip edebiliyoruz.
Yukarıda bahsi geçen dönemde evrenimiz, nötr hidrojen gazı yığını ve yoğun bir pus ortamı halinde bulunduğundan, optik teleskoplar ile ilk galaksileri ve oluşumlarını gözlemlemek oldukça zor bir durumdu. ALMA’dan yararlanan Smit ve diğer araştırmacılar ise o dönemde (Büyük Patlama`dan yalnızca 800 milyon yıl sonra var olan) iki yeni doğmuş gökadayı gözlemleme başarısını elde etti.
Uzak kızılötesi ışığın spektral parmak izini (uzak kızılötesi ışığın kaynağına bağlı olarak bıraktığı kendine has özelliği) kullanarak gökadaları kurgulayan ve anlamlı veriler üreten araştırmacılar aynı zamanda bu gökadaların büyümesini sağlayan ve besin niteliği gören gazın iç dinamiklerini gözlemledi.
Araştırmacılar yeni doğmuş gökadalardaki hareketli olan bu gazın tur attığını ve girdap oluşturacak şekilde bir hareket gerçekleştirdiğini keşfetti. Bu da akıllara direkt olarak Samanyolu gökadamızın hareketi ve şeklini getirirken, bilimciler yeni doğan gökadaların Samanyolu’nun neredeyse beşte biri kadar olduğunu öne sürdü. Buna karşın bu küçük gökadaların yıldız oluşturma hızı diğer genç gökadalardan da fazla olarak tespit edildi.
Erken dönem evrende, sıkışmış
madde yoğunluğunun oluşturduğu yüksek çekim kuvveti, gazın gökadaların için çok
daha hızlı akın etmesini sağlarken gökadaları tıpkı hızla bir içeceği
karıştırır gibi karıştırdığı ve böylelikle çok daha fazla aktif yeni yıldızın
oluşumunu sağladığı anlaşılıyor.
Bu projeden elde edilen veriler sayesinde daha geniş çaplı ve evrenin ilk bir milyar yıllık zamanını kapsayan dönemde var olmuş olan gökadalar üzerindeki araştırmalarda kullanılabilecek.
Baran Bozdağ
KAYNAKÇA
Bozdağ, B. (2018). Büyük Patlama Sonrası Gökadalardaki Gaz Girdapları. Erişim adresi bilimfili.com/buyuk-patlama-sonrasi-gokadalardaki-gaz-girdaplari/