2. sınıf öğrencilerimiz için kitap listesi, Tarih - İnceleme, Kültür ve Sanat İncelemeleri, Psikolojik - Sosyolojik İncelemeler, Dil İncelemeleri, Zihin, Eleştirel Düşünme ve Mantık, Ütopya, Distopya ve Bilim-Felsefi Kurgu kategorilerinden oluşmaktadır.
TARİH - İNCELEME | |||||
KİTABIN ADI | YAZAR | YAYINEVİ | SAYFA SAYISI | AÇIKLAMA | |
1 |
Eski Zamanlar Eski İnsanlar |
Yavuz Selim Karakışla | Doğan Kitap | 348 | Alelade bir Osmanlı gündelik yaşamında ne yer, ne içer, nasıl giyinir, nasıl geçinir, ne düşünür, kendini nasıl görür, hatta rüyasında ne görür? Yaşama dair bu gibi soruların cevaplarını Osmanlı tarihi kitaplarında arayıp bulmak hiç kolay değil… Eski Zamanlar, Eski İnsanlar ise okurunu geleneksel devlet merkezli Osmanlı tarihinin dışına çıkarmayı amaçlıyor. Osmanlı tarihinin, imparatorluğun siyasi tarihinin detaylarından, Osmanlı padişahlarının hareminde olup bitenden, zaferlerden ve hezimetlerden ibaret olmadığını göstermeye gayret ediyor. |
2 | Zihniyet Aydınlar ve İzmler | Sabri F. Ülgener | Derin Yay. | 272 | Ülgener, Zihniyet, Aydınlar ve İzm’ler aracılığıyla ülke aydınlarını adeta bir entelektüel iç hesaplaşmaya davet eder. Bu çağrıların yankı bulması ise ancak, Ülgener’in yakındığı zihnî kalıpların ve önyargıların yıkılmasıyla mümkün olacaktır. |
3 | Eski Türk Toplumu Üzerine İncelemeler | Ümit Hassan | İletişim Yay. | 352 | Eski Türk toplumunun kabile yapısından, inanışlarına kadar genel bir panaroma sunan bu eser aynı zamanda siyasi kavramlara da odaklanır. Ozan, şaman, han ve tarkan bu araştırmada çözümlenen kavramlardır. Töre ve kut kavramlarına yer veren yazar Eski Türk toplumunun yapısını çözümlemeye çalışır. |
4 | Tarihi Dönemlere Ayırmak Şart mı? | Jacques Le Goff | İş Bankası Yay. | 128 | Tarih akışı bir süreklilik arz etse de uzmanlar tarihin seyrini değiştiren olayları merkeze alarak tarihi dönemselleştirme yoluna gitmiştir. Le Goff bu eserinde, tarihi olayları incelerken dönemselleştirmenin ortaya çıkardığı sorunları Ortaçağ ve Rönesans dönemleri üzerinden ele alıyor. |
5 | İnsanlığın Medeniyet Destanı | Roger Garaudy | Timaş Yay. | 224 | Garaudy'nin bu çalışması Dünya'da ortaya çıkan medeniyet havzalarını ele alır. Mezopotamya'dan Çin ve Hint'e Yunan'dan İslam'ın ortaya çıktığı Arap yarımadasına ve sonra Hıristiyalığın yükselişinden günümüz Batı medeniyetine kadar insanın medeniyet serüvenini ele alır. Eser güzel bir panoroma sunar. Medeniyet havzalarının temel figürlerini ve kavramlarını analiz eder. |
6 | Suyu Arayan Adam | S. Süreyya Aydemir | Remzi Kitabevi | 408 | Bu kitap, ilkokul öğretmeni olarak yetişmek üzereyken, Birinci Dünya Harbinde savaşa katılan ve sonra Büyük Turan'ı kurmak yolunda Kafkas, Hazer ülkelerine koşan bir Türk gencinin hikayesidir. |
KÜLTÜR VE SANAT İNCELEMELERİ | |||||
KİTABIN ADI | YAZAR | YAYINEVİ | SAYFA SAYISI | AÇIKLAMA | |
1 | Görme Biçimleri | John Berger | Metis Yay. | 166 | Görme olayının eleştirisinin denendiği kitapta Berger yağlı boya tablolardan günümüz reklam endüstrisine örneklerle işe başlıyor. |
2 | Kültür Eleştirisi / Kültürel Kavramlara Giriş | Artu Asa Berger | Alfa Yay. | 232 |
İletişim alanının önde gelen profesörlerinden Arthur Asa Berger’in Kültür Eleştirisi, kültür kavramına dair netlik kazanmak isteyen herkesin ve özellikle öğrencilerin, deyim yerindeyse, imdadına koşuyor. Edebiyat teorisinden Marksizme, psikanalizden göstergebilim ve sosyolojiye kadar pek çok kavram bu çalışmada son derece sade ve anlaşılır bir dille çok sayıda örnekle anlatılıyor. Kitabın meramı yazarın şu sözlerinde de ifade buluyor: “Etrafınızdaki dünyayı farklı görmeye başladığınızda ya da bu kitapta öğrendiklerinizi medyaya, politikaya, sanata, popüler kültüre ve gündelik yaşamın çeşitli yönlerine uygulayabileceğinizi düşündüğünüzde bu yapıt amacına ulaşmış olacaktır.” “İleride popüler kültür alanını tanımlamaya yönelik başka girişimler de olacaktır, fakat Arthur Asa Berger’in eseri, onlar için de örnek alınacak önemli bir başarı olarak kalacaktır.” |
3 | İki Kültürde İslam — Fas ve Endonezya'da Dini Değişim | Clifford Geertz | Küre Yay. | 135 | Kitap ilk olarak Yale University Press tarafından Islam Observed adıyla 1968 yılında Londra’da yayımlanmıştır. Kitap Clifford Geertz’in 1967’de Yale Üniversitesi’nde verdiği Terry Lectures’e dayanmaktadır. Geertz antropolog kimliği ile karşılaştırmalı din incelemelerine teorik ve uygulamalı bir katkı sunmayı amaçladığı çalışmasında, İslam’ın farklı ve hatta Geertz’in tabiriyle birbirine zıt iki medeniyette nasıl geliştiğini göstermeyi denemiştir. İslâm’ın Fas ve Endonezya’daki gelişimi, alan çalışmalarına dayanarak ortaya konmaya çalışılmış, iki farklı dinî ve toplumsal hayat tarzı karşılaştırılmıştır. Eserin en genel anlamda insanın dinî ve toplumsal hayatının anlaşılmasına katkı sunmayı hedeflediğini Geertz ön sözde zikretmiştir. |
4 | Bir Şehir Kurmak: Turgut Cansever'le Konuşmalar | Dr.Aynur Can ve Mahmut Doğan | Klasik Yay. | 165 |
Turgut Cansever'in 1997-1998 yıllarında verdiği "Şehir Yönetim Düşüncesi" seminerlerinden hareketle hazırlanan Bir Şehir Kurmak'ta, Türkiye'de şehirleşme sürecinin meseleleri tartışılıyor, sorunların çözümüne dönük öneriler üzerinde duruluyor ve dahası yeni kurulacak şehirler için bir model ortaya konuyor. Turgut Cansever'in "Diyarbakır Suriçi Eylem Planı"nın taslak metni de ilk defa bu eserde gün yüzüne çıkıyor. Yaşadığımız şehir sanki bize ait değil, oturduğumuz ev yabancı birisinden ödünç alınmış gibi... Bu şehri kim düzenledi, bu evi kim inşa etti ve biz bu yabancı mekânlarda oturmak mecburiyetinde miyiz? Burada bir kimlik sorunuyla karşı karşıyayız. Turgut Cansever iki büyük kimlik kurgulaması yapıyor: Hıristiyan Avrupa’dan miras kalan modernist kimlik ve İslam medeniyeti kimliği. Medeniyet tasavvurunun en önemli görünür öğesi kuşkusuz şehirdir. Bize özgü şehir ve ev, bizim uzmanlarımız ve uygulayıcılarımız tarafından bize ait bir talep üzerine inşa edilecektir. Prof. Sadettin Ökten |
5 | Rüya Şehirler: Dünyayı Şekillendiren Yedi Tasarım | Wade Graham | Koç Üniversitesi Yay. | 296 | "19. yüzyıldan bugüne bazen ütopik, bazen tuhaf ama genelde tartışmalı birçok tasarım fikri kademeli olarak benimsendi ve Dubai’den Tokyo’ya, Londra’dan Los Angeles’a dünyanın her yerindeki şehirlerde uygulandı. Graham, bu tasarım fikirlerinin arkasındaki vizyonerlerin ve onların rakiplerinin yaşam öykülerinden yola çıkarak, şehir peyzajlarının analizini yapıyor, şehir formlarımızın nereden geldiğini, bizim onları ve onların bizi nasıl şekillendirdiğini göstermeyi amaçlıyor. Wade Graham şehirleri planlar, tasarımlar, mimari akımlar ışığında anlatırken tüm bunların aslında nasıl yaşamamız, nasıl çalışmamız, nasıl alışveriş yapmamız ve neye inanmamız gerektiğine dair fikirlerin bir dışavurumu olduğunu da gösteriyor. Bertram Goodhue’nun barok fantastik köylerinden, Le Corbusier’nin Işıyan Şehir’ine; lüks yeşil banliyöleri, şehir merkezindeki gökdelenleri, boş arazilerin ortasında yapayalnız dikilen yüksek blokları, yepyeni deneyimler vaat eden alışveriş merkezlerini, eko-siteleri, meydanları, dar sokakları, otoyolları bambaşka bir gözle görmemizi sağlıyor. Canlı, özgün ve genel okura hitap eden bir kültür tarihi sunan Rüya Şehirler, şehirleşmiş dünyayı anlamak için bir kılavuz kitap." |
6 | Kültür Endüstrisi | Theodor W. Adorno | İletişim Yay. | 152 | "Adorno "Kültür Endüstrisi" kavramını Nazizm sona ererken ortaya atar (1944). Yıllar sonra bu kavrama geri dönerek "Kültür Endüstrisine Genel Bir Bakış" makalesini yazar (1963). Bu arada "Kültür ve Yönetim" üzerine düşüncelerini de yayınlamıştır (1960). Bu kitapta derlenen yukarıdaki üç yazı, gerek kültür kuramı, gerekse kültürel hayatın dönüşümü konusundaki eleştirel çalışmaların vazgeçilmez kaynaklarını oluşturur. 19. yüzyılda, Endüstri Devrimi'nin akılcılığına karşıt bir anlamda tanımlanan sanatın nasıl giderek maddi üretim süreçlerine ve onları yöneten akla yenik düştüğünü anlatırlar. Endüstriyel mantığın ve bürokratik işletme disiplinlerinin denetimine giren modern sanatın özerkliğini ve eleştirelliğini yitirmesini incelerler. Adorno'nun düşüncelerinin ufkunda, kültür ve sanat yönetiminin zamanımızdaki baş döndürücü yükselişini izleriz. Adorno kültür endüstrisinin gidişatını da, yol açtığı tehdidi de açıkça görmüştür. En kötümser tahminlerinin zamanla gerçekleşmesi, kültür endüstrisi üzerine yazdıklarının, rahatsız edici de olsa, ne kadar çağdaş olduğunu gösterir." |
7 | Parçalanmış Zamanlar | Eric Hobsbawm | Agora Yay. | 314 | "Eric Hobsbawm ölmeden önce yayına hazırladığı son kitabı olan bu eserde, sanatların hem çiçek açmasını hem de dağılmasının koşullarını yaratan paternalist kapitalizmi, küreselleşmeyi ve toplu tüketici toplumunun ortaya çıkışını irdelemekte; bu kapsamda, ‘özgür entelektüel’in altın çağının sona erişi, unutulmuş büyük insanların hayatları, sanat ile totalitarizm arasındaki ilişki, ayrıca sürrealizm, kadınların özgürleşmesi ve Amerikan kovboyu gibi meseleleri ele almaktadır." |
8 | Zaman Üzerine | Nobert Elias | Ayrıntı Yay. | 260 | Sosyolojik sorunlara felsefi derinlikten bakan ve düşünce gelenekleriyle hesaplaşan bir düzeyden konuşan Elias bu kitabında zaman sorunu üze rine gidiyor. Varlığını alabildiğine somut bir şey gibi düşündüğümüz, sürekli akan ve akarken bizi de kendi tünelinden geçiren zaman gerçekten öyle somut bir şey mi? Elias zamanın "var olan bir şey" olmadığını, onun bizim toplum sal, tarihsel bir eserimiz olduğunu söylüyor. Peki zaman bizim zihnimizin bi r imgesi ise, gerçekteki olaylarla, değişim lerle bağlantı sı nedir? Nasıl oluyor da böyle var olmayan bir şey algımızda doğallık, somutluk kazanı yor. Bizi metafiziğin girdaplarına götürecek gibi görünen bu sorular, Elias'ın elinde tümüyle maddi açıklamalar buluyor. Zamanın izini toplum sal ilişkilerde ve tarihsel gelişim içinde süren Elias, basit gibi görünen açıklamalara uzanıyor; basit, ama günümüz toplumunun insanlarının kavramakta zorlandığı sorunlara. Zaman i ncelemesi, ayn ı anda bir uygariaşma incelemesi. Uygariaşma süreçlerinin yapısı üzerinde duran ve her uygariaşma adımının tarihsel bir sürecin kaçınılmaz kısıtlanmalarını da içerdiğini vurgulayan Elias, başka çal ı şmaları nda genelde uygariaşma hakkında söylediklerini, bu ça lışmasında zaman olgusu üzerinden somutlaştırıyor. Bu tür bir incele meyle modern toplum olmanın anlamı, toplumsal gelişme süreçlerinin ka rakteri, birey-toplum ilişkilerinin iç içeliği belirginleşiyor... Elias günümüz de tarih incelemelerinin, sosyolojinin ve genel olarak bilimsel disiplinler arasındaki yalıtılmışlığın bütünsel bakışı nasıl kısıtladığını ve naifliğimizi niçin aşılması çok zor bir duruma dönüştürdüğünü zaman sorunu üzerin- . den sergiliyor. Kitapta zamanın bugünün toplumu açısından yapısal özel liklerini ve geçmiş toplum formasyonlarının "zamansız" yaşamalarının ne demek olduğunu görmekle kalmıyoruz; zaman üzerine düşünmek, kendi algılarımız üzerine düşünmek, uygariaşma meselesine göreceli bakmak ve bireysel özgürlüğün toplumsal belirlenmişlikten bağım sız düşünülemeyeceğini görmek anlamına da geliyor. Batılılaşma çabası içinde olan toplumumuzun işinin niçin zor olduğunu bu kitapta yapıldığı biçimiyle zaman incele mesi üzerinde düşünerek biraz daha iyi anlayabiliriz. Zaman kavramının toplumun işleyişiyle ve bireylerin top lumsal rolüyle ilişkisi ortaya çıktıkça, Batı'nın zamanla kur duğu ilişkilerin, bizim gibi yarı feodal kültürel yapısından kurtulamamış bir topluma niçin bire bir aktarılamayacağı da daha iyi anlaşılıyor. Bu sorun, Elias'ın metninde özel bir vurgu taşımasa da bu yöndeki okumalara ve düşüncelere fazlasıyla olanak tanıyor. |
PSİKOLOJİK - SOSYOLOJİK İNCELEMELER | |||||
KİTABIN ADI | YAZAR | YAYINEVİ | SAYFA SAYISI | AÇIKLAMA | |
1 | Çalınan Dikkat | Johann Hari | Metis Yay. | 320 | Bir şeylere dikkatle yönelmekte zorlandığımızı kabul ederiz. Peki dikkatimizi çalan şeyler nelerdir? Johann Hari dikkatimizi çalan, odaklanmamıza mani olan şeyleri sıralıyor. Teknolojinin bizden çaldığı şeylerin başına dikkatimizi koyuyor. Herkes kendi çağında yaşar ve çağının getirdikleriyle tecrübeler edinir. Fakat çok az insan çağının getirdiği şeyleri geçmişle kıyaslayarak götürdüklerini görme şansına erişir. Hari bizi çağın bizden götürdüğü şeyleri görmeye çağırıyor. |
2 | Gerçek Kendilik | James F. Masterson | Litera Yay. | 256 | Masterson, gelişimsel duraklamaların kendiliğin gelişimini duraklattığını tespit etti. Bütün kişilik bozukluklarının aslında birer kendilik bozukluğunu ifade etti. Kendilik kavramının ayrı bir zihinsel yapı olduğunu, kendine ait bir gelişim çizgisi olduğunu, kendine ait psiko-patolojisi bulunduğunu ve kendine ait tanımlanabilen kapasiteleri olduğunu gösterdi. Elinizdeki bu kitapta, sahte kendiliğin karşısındaki, sağlıklı bir bireyin gerçek kendiliğinin hikâyesini bulacaksınız. |
3 | Sevme Sanatı | Eric Fromm | Say Yay. | 200 | “Burada yapılmak istenen okuyucuya, sevgiye erişmek için harcadığı tüm çaba* ların, kendi kişiliğini bütünüyle yaratıcı yönde geliştirmedikçe, başarısız kalacağım göstermek, komşusunu sevme yeteneği, alçak gönüllülük, cesaret, inanç ve disiplin kazanmadan sevgiden yana kişisel doygunluğa erişemeyeceğini kanıtlamaktır... Sevmek bir sanatsa emek ve bilgiye ihtiyaç duyar... İnsanlar çekiciliğin peşindeler, ve Kişiyi çekici yapan şey, fiziksel olduğu kadar düşünsel olarak da günün modasına bağlıdır...Sevgi de yaşamak gibi bir sanattır... Sevgiye ilişkin tüm kuramlar ,insan kuramıyla, insanlığın varoluş kuramıyla başlamak zorundadırlar." Fromm sevmeyi inşa edici bir edim olarak görür. Mitolojilerden insan ilişkilerindeki konumuna kadar sevmeyi farklı boyutlarıyla ele alır. |
4 | Modern Kültürde Çatışma | Georg Simmel | İletişim Yay. | 134 | Simmel'in bu eseri sosyolojiyi tin bilimlerinin alanında bir yerde konumlandırdığını gösterir. Teorinin pratikle kesiştiği noktada sosyoloji durmaktadır. Kültür sosyolojisi olarak nitelenen bu alan modern toplumun sanat, hukuk, siyaset, bilim, felsefe ve diğer konularda kendini sunan çatışma kavramı üzerinden okunur. Çatışmalar, özellikle modern zamanı ve kültürü anlamada işlevsel bir inceleme yolu sunar. Fertlerin toplumla çatışması veya hayatların bu çatışmaların gölgesinde bir mücadeleye dönüşmesi söz konusudur. |
5 | Uygarlığın Huzursuzluğu | S.Freud | Metis Yay. | 104 | Uygarlık insanın vahşi ve dürtüsel doğasına rağmen devam eden bir yapıdır. Bu yapıyı huzursuzluğa sevk eden şey Freud'a göre insanın kendi doğasıdır. Bu kısa kitapta Freud psikanalitik gelişim kuramının ögelerini uygarlık kavramını ve içinde bulunduğu huzursuzluğu açıklamak için kullanıyor. Psikanalitik gelişim kuramında benliğin oluşum süreci ile uygarlık nasıl bir bütünü teşkil eder? Bu sorunun cevabı ben ve ötekinin ilişkisini anlamaya çalışan psikanalitik kuram ile verilebilir. Freud'un psikoloji çalışmalarını resmin bütününde daha geniş bir ölçekle oturtmaya çalıştığı bu çalışma hem psikanalitik kuramdan unsurlar barındırıyor hem de uygarlığı bu unsurlar çözümlüyor. Birçok araştırmacının etkilendiğini açıkça ifade ettiği bu eser insanı ve insaların birlikteliğini anlamlı kılan ilişkileri anlatmaya çabalıyor. |
6 | İnsan Denen Meçhul | Alexis Carrell | Hayat Yay. | 272 | Bu çalışma etkili bir bilim insanın kaleminden insanı alatmaya, onun fiziksel, biyolojik, ruhi ve sosyal yönlerini çözümlemeye çalışıyor. Carrell canlılığın bilimine duyulan ihtiyaca dikkat çekerek özellikle insanın biliminin çetrefilli yollarını tarif ediyor. Ünlü bir biyoloji araştırmacısı olmasının yanı sıra insanın ruhi vesosyal yapısına eğilmekten de geri durmuyor. Çünkü insanın biyolojik bir varlık olmanın ötesinde bireysel ve toplumsal bir varlık olarak bütüncül bir yapı arz ettiğinin gayet farkında. Belki de Carrell modern bilimlerin alt dallara ayrılmış incelemelerinin ve detaycı yöntemlerinin insan için tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini teklif ediyor. İnsan sözkonusu olduğunda biyoloji duygularla, duygular benlikle, benlik ise toplumla ilişkili olarak var oluyor. Bunların birbirinden ayrılması ne derece mümkündür? Din, ahlak, aile, toplum, sanat vb. tin bilimlerinin bütün konuları mekanik bölümleyici bir bilim anlayışında yok olup gitmek üzeredir. Carrell dikaktimizi insanı incelemenin bütüncül bir yönteme ihtiyaç duyduğu noktasına çekiyor. |
7 | Empatinin Yitimi- Kayıtsızlık Politikası Üzerine | Arno Gruen | Totem Yay. | 368 | Bu kitap okurunu bilinci çözümlemeye davet ederken duygular üzerine yoğunlaşıyor. Somut psikolojik vakalara yer veren yazar empati yolunu açmanın çarelerine odaklanıyor. Bunu yanı sıra dil ve bilinç üzerine analizlerle metni zenginleştiriyor. Çarpıcı vaka sunumları ve bunlardan soyutlanan iddiaları temellendirmeye çalışan Gruen empatinin insanlararası ilişkideki rolünü mercek altına alıyor. Empatinin gelişimi insanlığın gelişimi olarak görülebilir. |
8 | Kendini Arayan İnsan | Nobert Elias | Okyanus Yay. | 272 |
"Bu kitap, yaşadığımız bu "Endişe Çağı”nda kişisel bütünlüğümüzü bulmak için yazıldı. Amacımız, çağımızın güvensizliğine karşı durabilmemizi sağlayacak yöntemler bulmak, içimizdeki güç merkezini ortaya çıkarmak ve çok az şeyin güvende olduğu günümüzde, itimat edebileceğimiz değer ve amaçlara ulaşabilmemizi sağlayacak yolu elimizden geldiğince işaret edebilmektir."
"İnsanları destek almaya sevk eden şey, duygusal ilişkilerinin sürekli olarak ayrılıkla noktalanması, evlilik planlarını bir türlü gerçekleştirememeleri yahut eşlerinin onları tatmin etmemesi gibi şikâyetler olabilir. Ne var ki konuşmaya başladıktan sonra çok geçmeden ister gerçek isterse hayalini kurdukları eşlerinden aslında kendi içlerindeki bir eksikliği gidermesini yahut bir boşluğu doldurmasını bekledikleri ve bu gerçekleşmediği için endişeye ya da öfkeye kapıldıklarını açığa vuruyorlar." |
9 | Filmlerle Sosyoloji | Bülent Diken | Metis Yay. | 164 | "Biz sosyologlar, filmler üzerine daha sosyolojik bir katman ekleyerek sinemacıların yanıltıcı görüşlerini "yeniden yazmayı" belki de kendimize görev saymalıyız. Eğer karakterler kendi bireysel yaşamlarından daha geniş, daha dolu ve daha köklü toplumsal alanlara dahil olduklarını gösterecek şekilde davransalardı, filmler de daha zengin ve daha gerçekçi olurdu. Bunu yapmak için, yönetmenin yarattığı kurgusal dünyanın sınırları dışına çıkmamız gerekiyor (Dowd 1999: 329). "Filmlerin sosyal teoriler üzerinden çözümlenmesinin yanı sıra karakterlerin sosyolojik bir kurguya da sahip olmalarının önemini ifade eden bu pasaj öte yandan sağlam sosyolojik kurguya sahip filmlerin toplumsal yapıyı anlamada işlevsel olabileceğini de ifade eder. |
DİL İNCELEMELERİ | |||||
KİTABIN ADI | YAZAR | YAYINEVİ | SAYFA SAYISI | AÇIKLAMA | |
1 | Türkçenin Sırları | Nihat Sami Banarli | Kubbealtı N. | 317 |
"Bir dilin kelimelerini hor görmek, hakir görmek, hele şu veya bu politik veya ideolojik sebeple dilden atılabilir görmek, en az, onların oluş ve yontuluş tarihini bilmemekten, hatta sevmemekten doğan büyük bir gaflettir. Çünkü, milletlerin olduğu gibi, kelimelerin de tarihi vardır. Bir milletin ataları, asırlarca o kelimelerle doymuş, onlarla düşünmüş; birbirlerini ve evlatlarını o kelimelerle tamamıyla milli bir sanatla işleyip Türk yapmışsa, evlatlar, artık o kelimelere düşman kesilemezler." |
2 | Avrupa Kültüründe Kusursuz Dil Arayışları | Umberto Eco | Literatür Yay. | 328 | Eco’nun kaleminden Avrupa’da dilin nasıl tanımlandığını ve mükemmel kurallara sahip kusursuz dil yaratma çabalarının izinin sürüldüğü bu kitap günümüzde ortaya çıkan programlama dilleri gibi kusursuz dilleri farklı yorumlamamıza imkan tanıyabilir. Osmanlı’da Muhyi’nin Baleybelen’i ile çoğumuzun aşina olduğu kusursuz veya yapay dil özünde ne türden bir düşünsel soruna dayanıyor? Bu sorunun matematik biliminin yönteminin sosyal bilimlere taşınmaya çalışılması ile bir ilişkisi kurulabilir mi? Batı’da yöntem arayışı ile pozitif ve tin bilimleri ayrımının dayandığı şey tam olarak da yapay dil ile insan dili arasındaki farkta aranabilir mi? Okurken böylesi sorular sormak eserin sunduğu içeriği günümüze taşımaya yardımcı olacaktır. |
3 | Dilin Tarihi | Steven Roger Fischer | İş Bankası Yay. | 250 | Dilin gelişimini anlatan bu kitap hayvanlar arası iletişimden başlayarak programlama dillerine kadar dillerin genel bir tablosunu sunuyor. |
4 | İfadelerin Gramatik Ayırımı | Şakir Kocabaş | Küre Yay. | 96 | Kısa fakat gösterişli bir dil çözümlemesi sunan Kocabaş’ın bu kitabı dilsel ifadelerin türlerini sınıflamayı amaçlıyor. Küme yöntemini kullanarak dile sağduyusal bir yaklaşımla ifadelerin ayrıştırılması ve ilişkilerinin gösterilmesini içeriyor. Örneklerle sunulan ifade kategorilerinin, yazarın zihin akışı dikkatle takip edildiğinde, bilimsel, felsefi ve dinî tartışmalarda izlenecek olan ifade yollarını çözümlediği görülecektir. Eserin kısalığı okuru yanıltmasın zira yüzlerce sayfayı okumaktan daha fazla emek ister okurundan. |
5 | Göstergebilimsel Serüven | Ronald Barthes | Yapı Kredi Yay. | 202 |
"Bu kitap, dünyadaki her çeşit anlamlı bütünü, insanı kuşatan yoğun ve karmaşık anlatılar evrenini daha iyi kavramamızı sağlayacak bir bilim dalının, göstergebilimin Roland Barthes tarafından yaşanan özgün ve özgür bir serüvenini sergiliyor. Avrupa göstegebiliminin (semiyoloji, semiyotik) kurucularından, büyük düşünce ve yazı ustası Roland Barthes, Göstergebilimsel Serüven'de yer alan yazılarında, göstergebilimin temel ilke ve kavramlarını ortaya atmakta kalmıyor, aynı zamanda anlatı çözümleme yönteminin başlıca aşamalarını gösteriyor, yazın, reklam, şehircilik, tıp, gündelik yaşamdaki nesneler gibi çok değişik alanlara ilişkin yaklaşım örnekleri de sunuyor." |
6 | Mit, Ritüel ve Söz | Jack Goody | Küre Yay. | 222 | Bir antropoloğun gözünden dil, kültür ve toplum incelemesi. Olabildiğince yalın bir şekilde bazı kabile gözlemleriyle oluşturulmuş iddialar. Goody sosyal bilimlerde yeni bir eleştirel yöntemi denemek istemektedir. Antropolojinin yöntemsel tartışmalarının yanı sıra mit ve hikayelerden yazılı kültüre geçişin de izini sürer. |
7 | Kültür ve Dil | Mehmet Kaplan | Dergâh Yay. | 232 | Türk edebiyatı, dili ve kültürü toplumla ve tarihle ilişkisi üzerinden incelendiğinde ancak anlaşılabilir. Kaplan'ın dil ve kültür üzerine bu incelemeleri Türk dili ve kültürünü çağdaş meseleleri üzerinden ele almaktadır. |
ZİHİN DİL ELEŞTİREL DÜŞÜNME VE MANTIK | |||||
KİTABIN ADI | YAZAR | YAYINEVİ | SAYFA SAYISI | AÇIKLAMA | |
1 | Düşünmenin Alfabesi | Yasin Ramazan | Babil Kitap | 194 | Bu kısa çalışma düşünmenin ve bilginin temel kavramlarından başlayarak temel mantıksal çıkarım yöntemlerini anlataktadır. Düşünce, bilgi, inanç, doğruluk gibi temel kavramların analiziyle başlayan kitap geçerli mantıksal çıkarım formları ve doğruluk tablosu analizleri ile devam eder. Eserin önemi çok zor olarak görülen mantık kurallarını anlaşılır ve yalın bir dille okura sunmasındadır. Dikaktli takip edildiğinde ve not alarak okunduğunda düşüncenin bilge üretim sürecindeki yasalarını öğrenmek için en uygun Türkçe kaynaklardan biridir. Yazarın eleştirel düşünce ve mantık alanında verdiği derslerin kaynaklık ettiği bu kitap eleştirel düşünce ve bilgi ile işi olan herkese sistematik olarak düşünceleri tutarlı hale getirmenin yollarını öğretiyor. |
2 | Zihin-Kısa Bir Giriş | John R. Searle | Albaraka Yay. | 292 | Searle şüphesiz ki yaşayan en büyük filozoflardan biridir. Onun meşhur Çin odası deneyi veya Çin topluluğu deneyi ontoloji tartışmalarında vazgeçilmez bir argüman olarak savunulur veya eleştirilir. Bu kitabında Searle çağdaş zihin kuramlarını kısaca özetler ve her teoriye getirilen eleştirileri zikreder. Özellikle yapay zeka veya yapay zihinlerin yaratılması noktasındaki çağdaş tartışma okuru içine çeken bir hal alır. Eser genel bir giriş kitabıdır ve yazarın zihin-beden sorununda kendi teorisine dair savunularını da içerir. |
3 | Meraklısına Duygular | Michael Brady | Nova Kitap | 232 | Bu kitapta en baştan sıfır noktasından duyguları inceliyor Brady. Popüler bir dille yazılmış olmasına rağmen duygu teorilerine ustaca yer veriyor. İlerleyen bölümlerde ise bu teorilerle birlikte çağdaş bilimsel araştırmaları harmanlıyor. |
4 | Nasıl Düşünürüz | John Dewey | Fol Kitap | 312 | Eğitimci, bilgi felsefecisi, ahlak filozofu, kütüphane katalog sistemi geliştiricisi ve bunların da ötesinde merakları tükenmek bilmeyen bir gözlemci. Ayrıca eleştirel düşüncenin eğitim açısından ne denli öneme sahip olduğunu gözlemleyen bir eğitim felsefecisi. Bu kitapta düşüncenin ne olduğundan tutun da düşünmenin yasalarına ve bunların eğitimle olan ilişkisine değin geniş açıklamalar yer alıyor. Dewey'in Türk eğitim tarihi açısından da önemli bir isim olduğu unutulmamalıdır. Kendisinin cumhuriyet döneminde Türkiye'ye eğitim kurumlarının durumunu analiz etmek için davet edildiğini hatırlayalım. Türk eğitim sistemi hakkında tavsiye niteliğinde bir rapor hazırlayan Dewey'in eğitim ve bilgi felsefesi bu eserde bütünüyle sunulmuş durumda. |
5 | Zihnin Analizi | Bertrand Russell | Fol Kitap | 296 | Russell çağdaş felsefede en etkili isimler arasında yer alır. Onun matematikçi kimliği ile filozofluğu analitik bir zihne sahip oluşunda birleşir. Bu analitiklik onun çalışmalarında derslerinde de görülür. Zaman zaman kendisini de eleştiriye tabi tutan bir filozof olarak görüşlerini tutarlı hale getirmeye çabalar. Bu çalışması Londra'da ve Pekin'de verdiği bir dizi dersin notlarına eklemelerle oluşturulmuştur diyebiliriz. Russell zihni, düşünceyi, bilgiyi, algıyı, inancı, doğruluğu, algıyı, içgüdüyü, anlamı vb. sıfır noktasından ele almayı amaçlarken çağdaş fizik ve psikoloji kuramlarıyla ilişkiler kuruyor. Keskin bir zeka ile birleşen bilgi ince ince işlenmiş fikirlere adeta bir sanat eserine bakar gibi okurunu hayran bırakıyor. Herkes fikirlere sahiptir fakat fikirleri ifade etmeye cesaret etmek bilgiye ve ustaca kullanılan bir dile ihtiyaç duyar. Russell'ın bunların tamamına sahip olduğunu söylemek gerekir. Hatta daha fazlasına. |
6 | Novum Organum | Francis Bacon | Bilgesu Yay. | 272 | Bacon'ın bu eseri yeni mantık olarak adlandırmasının ilk sebebi artık bilim anlayışının değişmesiyle duyulan yöntem ihtiyacıdır. Tümevarımsal yöntemin temellerini bilimsel araştırmayla kesiştiren Bacon modern bilim araştırmalarının da bu açıdan öncüsü sayılar. Modern bilime dönülen dönümeçte Bacon köşede duran isimdir. |
7 | Eleştirel Düşünmenin Yolları | Antony Flew | Profil Kitap | 244 | Flew din felsefesiyle alakalı çalışmalarıyla tanınan etkin bir filozoftur. Bu çalışması sistematik düşüncenin kurallarını ve yöntemlerini detaylı bir şekilde örneklendirerek ifade ettiği bir el kitabı niteliğindedir. Matık hatalarına da yer ayıran filozof eseri daha kullanışlı hale getirmek için sistematik bir şekilde bölümlere ayırmış ve bölümleri de paragraf numaralarına ayırmıştır. Okuması keyifli fakat notlar tutarak takip edildiğinde eleştirel düşüncenin ana hatlarını ve yöntemini okura vadeder. |
ÜTOPYA, DİSTOPYA VE BİLİM - FELSEFİ KURGU | |||||
KİTABIN ADI | YAZAR | YAYINEVİ | SAYFA SAYISI | AÇIKLAMA | |
1 | Ben Robot | Isaac Asimow | İthaki Kitap | 240 | Ben Robot akıcı kurgusunun yanı sıra sahip olduğu felsefi zemin açısından da kıymetli bir eserdir. Robot yasaları ve robotların ahlaki failler olarak düşünülüp düşünülemeyeceğini tartışır esasında. Yalın bir okuma bu türden felsefi tartışmaları özellikle kurmaca metinlerde görmekte zorlanabilir. Fakat unutulmamalıdır ki her kurgu sağlamca örülmüş bir kale gibi arkasındaki fikri korur. Surlara ulaştıktan sonra kim bir kaleyi fethetmekten geri durmak ister! Surların uğruna sağlamca örüldüğü şeye ulaşmanın hayali olmadan kim bir taşı bile yerinden oynatacak gücü kendinde bulabilir? |
2 | Mülksüzler | Ursula K. Le Guin | Metis Yay. | 344 | "...Vermediğimiz şeyi alamazsınız, kendinizi vermeniz gerekir. Devrim'i satın alamazsınız. Devrim'i yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak. Devrim ya ruhunuzdadır ya da hiç bir yerde değildir." Romandan… |
3 | Ütopya | Thomas More | Timaş Kitap | 144 | Ütopya bir felsefi kurgu denemesi, yazıldığı zamanda mümkün olmayan şeyleri barındırıyor. Fakat edebiyatta, çoğu zaman yazarların hayal güçleriyle, gerçekliğii birkaç adım önden takip ettiklerini düşünürüm. Ütopya modern bilimin ve toplumun bir ön sezisi veya kurgulanması olabilir. |
4 | Fahrenheit 451 | Ray Bradbury | İthaki Yay. | 208 | Yazarın önceki hikayelerinde(Yakma Zevki adıyla derlenen hikayalerinde) denediği karakterlerin ve olayların bütüncül bir kurguda sunulmasıdır Fahrenheit 451. Bu sıcaklık derecesi nedir diye soracak olursanız bir kağıdın tutuşma sıcaklığıdır. Yazarın dünyasında kitap neyi temsil ediyor? Kurguyu kötücül yapan şeyler neler? Okurun genel fikrini kolayca kavrayabileceği bir despotizm eleştirisi veya bilginin gözden düşüşünün yakınması... Çok satan bir kitap olmasına rağmen çokça anlaşılan bir kitap olmadığını düşünüyorum. Çünkü kitapları satın almak fikirlerle olan fiziksel mesafemizi azaltsa da hiçbir zaman onlara sahip olmayı garanti etmiyor. |
5 | Hayy b. Yekzan | İbn Tufeyl | Yapı Kredi Yay. | 168 | Felsefi kurgunun İslam Felsefesindeki ilk örneklerinden biri diyebileceğimiz eserde tek başına varolan bir insanın doğayla ve kendiyle olan ilişkisi merkeze alınır. Çocukluğunuzda "Hay" isminde bir çizgi film izlemiş olabilirsiniz. Bu çizgi film Hayy b. Yakzan'ın uyarlamasıdır. Felsefi kurgu edebiyatının belki de en etkili eseridir. 14. yy'da İbraniceye ardından 15.yy'da Latinceye çevrilen eser Avrupa'da Ütopya, Robinson Crusoe, Emile gibi eserlere ilham kaynağı olmuştur. Tek başına doğada varolan bir insanın kendini ve varlığı düşünüşü okura essiz bir düşünce deneyi tecrübesi sunmaktadır. |
6 | Cesur Yeni Dünya | Aldous Huxley | İthaki Yay. | 272 | Modernizmin eleştirildiği bu başyapıt hem edebi bir zevk yaşatıyor hem de derin sorgulamalara sürüklüyor. |
7 | Göğü Delen Adam | Erich Scheurmann | Ayrıntı Yay. | 112 | Göğü Delen Adam, 20. yüzyılın başlarında yazılmış, bir Samoalının gözünden Avrupayı anlatır. Yaşadığınız dünyayı daha iyi anlamlandırabilmeniz, dünyayı dışarıdan görebilmeniz ve sizden başka dünyaların olabileceğini görmenizi sağlayacak küçük bir kitaptır. |
8 | Platon'un Aşkı | Rafet Elçi | Litera Yay. | 248 |
“Platonik Aşk”a Adını Veren Aşk.... Hocasının öldürülmesinin ardından Atina’yı terk eden Platon, İtalya’nın
güneyindeki sahil şehri Taras’a gelir. Burada felsefesinin temellerini atmak
niyetindedir. Fakat misafir olduğu evde Harmonia ile karşılaşır; Taras’ın
filozof kraliçesi Harmonia ile… İkisi de bu karşılaşmanın neticelerinin
farkındadır. Yüzyıllarca konuşulacak bir aşk doğar. Fakat aralarında bir
engel vardır; Platon’un idealleri. İşte bu yüzden Platonik bir aşktır
bu. Ölümsüz aşka inananlara, idealleri için yaşayanlara… |